Mark Savaya, X sosyal medya platformundan yaptığı paylaşımda, Irak’taki silahlı grupların silahsızlanmaya yönelmesine dair haberleri olumlu ve teşvik edici bir gelişme olarak değerlendirdi. Savaya, bunun, Irak’taki en üst dini mercilerin ve dini otoritelerin uzun süredir dile getirdiği çağrı ve taleplere verilen samimi bir yanıt niteliği taşıdığını ifade etti. Bu adımın, Irak halkının çıkarlarını korumaya yönelik ahlaki bir bilgelik ve liderlik göstergesi olduğunu kaydetti.
Savaya, yalnızca niyet beyanlarının ve açıklamaların yeterli olmayacağını vurgulayarak, silahsızlandırma sürecinin çok yönlü ve geri dönüşü olmayan bir şekilde hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Bu sürecin, tüm silahlı grupların tamamen dağıtılmasını ve üyelerinin sivil hayata yasal yollarla entegrasyonunu güvence altına alan bağlayıcı bir ulusal plan kapsamında yürütülmesi gerektiğini ifade etti.
Irak Anayasası ve hukuk devleti ilkeleri uyarınca, hiçbir tarafın, örgütün veya siyasi aktörün devlet otoritesi dışında silahlı yapılara sahip olma ya da bunları yönetme hakkı bulunmadığını belirten Savaya, bu ilkenin Irak’ın tamamında ayrım gözetilmeksizin uygulanması gerektiğini söyledi. Silah taşıma ve güç kullanma yetkisinin yalnızca ulusal egemenliği ve Irak halkını korumakla görevli meşru federal ve bölgesel kurumlara ait olduğunu vurguladı.
