Bazı camilerde ezanın sesi yeterince güzel olmayabilir; Vakıflar Müdürlüğü, tarihi geleneği sürdürmek ve halkın manevi huzurunu korumak için projeler geliştirmeyi planlıyor.
Kerkük Vakıflar Müdürü Mühendis Selim Mecid, şehirdeki ezan seslerinin yönetimi ve kalitesi hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Mecid, ezanların sadece ibadet çağrısı olmadığını, Kerkük’ün manevi kimliğinin ayrılmaz bir parçası olduğunu ifade etti.
Röportajda ilk olarak Kerkük’te ezan seslerini yöneten bir birim olup olmadığını sorduk. Mecid, “Yok. Olsa biz destekleriz. Hatta bu konuyu bir proje şeklinde Sünni Divan Vakfı’na gönderebiliriz; çok güzel ve faydalı olur.” yanıtını verdi.
Ezanların makamla okunması konusuna da değinen Mecid, “Eskiden ezanlar belirli makamlarla okunurdu. Sabah namazında saba, öğlen hicaz gibi makamlar esas alınırdı. Saba, hicaz, segah gibi makamlar kullanılırdı. Keşke günümüzde de bu gelenek devam etse.” dedi.
Camilerde ezanın makamla okunmasına dair resmi bir talimatın olup olmadığını sorduğumuzda Mecid, “Hayır, şu an öyle bir talimat yok. Ancak bazı eski camiler hâlâ makamla ezan okumaya devam ediyor.” ifadelerini kullandı.
Ezanın kalitesi ve okuyan müezzinlerin sesi hakkında da konuşan Mecid, “Bazı camilerde ezanı okuyanların sesi o kadar iyi değil. Biz bunu desteklemiyoruz. Peygamber Efendimiz (sav), Abu Musa el-Eş‘ari’ye ‘Sen Kur’an oku benim için, çünkü sesin güzeldi.’ demiştir. Keşke sesi güzel olmayanlar ezan okumasa.” dedi.
Mecid’in açıklamaları, Kerkük’te ezan geleneğinin korunması, minarelerden yükselen çağrının kalitesinin artırılması ve şehrin manevi dokusunun yaşatılması gerektiğini ortaya koyuyor. Vakıflar Müdürlüğü, bu alanda projeler geliştirerek hem tarihi geleneği sürdürmeyi hem de halkın manevi huzurunu korumayı hedefliyor.
Haber-Foto: Ercan Sarac
Hazırlayan: Melek Şakir
