Açıklamada, “Bölge vatandaşlarının maaşlarını ve geçim kaynaklarını kestiniz, onların en basit insan haklarının açık bir ihlalidir ayrımcı - ihlallerinizi uygulamak için sistematik bir aç bırakma politikası izliyorsunuz." denildi.
Açıklamada ayrıca, “Federal Petrol Bakanlığı bir kez daha, nesnel gerçeklerden uzak bir siyasi açıklama yayınlayarak, esasen gerçek ortaklık ilkelerine saygı göstermeyen (merkezi) politikaların sonucu olan birikmiş başarısızlıklardan Kürdistan Bölgesi'ni sorumlu tutma politikasında ısrar ediyor. Söz konusu iddialara yanıt vermenin ayrıntılarına girmeden önce, kamuoyuna inkar edilemeyecek ve göz ardı edilemeyecek birkaç gerçeği sunmak istiyoruz, anayasayı açıkça ve sürekli olarak ihlal eden ve uzun yıllardır Federal Petrol ve Gaz Yasası'nın, tüm petrol sorunlarının çözümünün temel taşı olan bu yasanın geçirilmesinin önünde engel olan sizsiniz. Bunun yerine, önceki rejimin yasa sistemine, özellikle federal sistemin ilkeleriyle ve geçerli anayasanın maddeleriyle açıkça çelişen 1976 yasası olan Baasçı merkez yasasına tutunmakta ısrar ediyorlar. Sadece bu değil, bölge vatandaşlarının maaşlarını ve geçim kaynaklarını, en basit insan haklarını açıkça ihlal ederek kestiniz ve ayrımcı komplolarınızı uygulamak için onlara karşı sistematik bir aç bırakma politikası izliyorsunuz.” ifadesi kullanıldı.
“Bölgedeki petrol kaçakçılığı iddialarına gelince, bu, Irak'ın diğer bölgelerindeki yaygın kaçakçılık ve yolsuzluk operasyonlarından dikkati başka yöne çekmek için açık bir girişimdir. Güneyden petrol kaçıran ve herkesin gözü önünde tüm yolsuzluk sorunlarını yürüten sizsiniz, yerel ve uluslararası raporlarda da görüldüğü gibi, israfın ve yolsuzluğun boyutu ortaya çıkıyor. Irak'a ve halkına hizmet etmek yerine, petrolü karıştırıp başkalarının çıkarlarına hizmet eden sizsiniz.” denilen açıklamanın devamında şu ifadeler yer verildi:
“Buna karşılık, Kürdistan Bölgesi, diğer tarafın anayasal sorumluluklarını ve yükümlülüklerini yerine getirmemesine rağmen, tüm yükümlülüklerini yerine getirmiştir. OPEC'in ek sorumluluğu için bölgeyi suçlamak sizin hatanızdır, çünkü siz Irak petrolü adına başkalarının petrolünü satıyorsunuz. Bölgenin anayasal üretim hakkı şu ankinin iki katıdır, ancak bölge, ülkenin kamu çıkarları uğruna, hak ettiği miktarın yarısını bile üretmiyor. Size 11 milyon varilden fazla petrol teslim ettik ve siz anlaşmaları ve mali yükümlülükleri açıkça ihlal ederek Kürdistan Bölgesi'ne karşılığında tek bir dinar göndermediniz.
Son açıklamanızda belirtilenlere ilişkin olarak, aşağıdaki gerçekleri şüpheye yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturuyoruz:
1. Kürdistan Bölgesi Hükümeti, petrol ihracatının askıya alınmasına neden olan taraf değildir, ancak Federal Petrol Bakanlığı'nın Türkiye Enerji Bakanlığı'na karşı yaptığı bir şikayetin sonucuydu.
2. Birkaç gün içinde ve özellikle 4 Nisan 2023'te, Petrol Bakanlığı ile ihracat sürecini yeniden başlatmak için bir anlaşmaya varıldı, ancak bütçe yasası üretim maliyeti için belirli bir miktar (varil başına 6 dolar) belirlemeye karar verdi.
3. Petrol Bakanlığının talebi üzerine, Kürdistan Bölgesi'ndeki petrolün bir kısmı, beş aydan uzun bir süre boyunca Petrol Bakanlığı yararına çalışan rafinerilerden birine teslim edildi. Teslim edilen toplam miktar 11.826.218 varildi. Bu taahhüde rağmen, bu miktar için tek bir dinar ödenmedi ve bunun sonucunda üretim şirketleri ürünlerini Petrol Bakanlığı'na teslim etmeyi bıraktı.”
