TEBA

Erbil’in son çakmakçısı mesleğini sürdürüyor

Yaşam

Erbil, farklı mesleklerin yaşandığı bir şehir olarak tanınmıştır. Eski tarihlerden beri insanlar, ticaret ve tarımın yanı sıra birçok meslek dalında çalışarak günlük yaşamını idame etmiştir. 

Yüz yıl önce bir ürüne ihtiyacı olan insanlar, ulaşım araçlarının kısıtlı olması sebebiyle iki veya üç ay beklemek zorunda kalırdı ancak Erbil halkı her zaman becerikli olduğundan ihtiyaçların karşılanması konusunda yeteneklerini sergilemiş hatta bunu meslek haline getirmiştir. Erbil Türkmenleri, meslekleri ile anılmıştır. En önemli ve özgün mesleklerden biri de bıçak bileme mesleği olan çakmakçılıktır.

Kayseri Çarşısı, tarih boyunca Erbil'in tüm eski mesleklerinin ana merkezi haline geldi, çakmakçılık da çarşıda yerini alan mesleklerden biridir. Söz konusu mesleği icra edenler çakmakçılar diye adlandırılmıştır. Usta Nebil Celal Çakmakçı, şu anda Kayseri Çarşısının tek çakmakçısıdır. Nebil Celal Çakmakçı, 1995 yılında Hacı Hamid Esved Çakmakçı’nın yanında çalışmış ve 2005 yılına kadar mesleğini onun yanında icra etmiştir. Hamid Usta işi her bakımdan Nebil Celal’a öğretmiştir. 2005 yılında Nebil Celal, evlenmeye karar vermesinin ardından Hacı Hamid'den artık çırak olarak geçimini sağlayamayacağından kendine özel bir dükkan kurmak için izin istemiş, Hamid Usta ise her zaman destek olmaya ve neye ihtiyaç duyarsa karşılamaya hazır olduğunu söylemiştir.

“Ustama olan saygımdan dolayı o hayattayken bu mesleği yapmadım”

Mesleğine ilişkin TEBA mikrofonuna konuşan Nebil Celal Çakmakçı, “Hacı Hamid'e yaşadığı sürece bu işi yapmayacağımı söyledim, ardından bir cep telefonu dükkanı açtım ve bu işi sürdürdüm ancak 2020 yılında Hacı Hamid vefat edince ona olan saygımdan altı ay sonra mesleğe yeniden başladım. Vefat etmeden önce yanına gittiğimde bana mesleğe yeniden başlamam gerektiğini, böylece başkalarının işin itibarını zedeleyemeyeceğini söyledi. Ona, hayatta olduğu sürece bu mesleği yapmayacağıma, vefatından sonra yapacağıma söz verdim. 2020 yılından itibaren yeniden başladım. İnsanlar işimden memnun çünkü bunu yaparken insanlar için yapmıyorum, kendim için yapıyorum. Biri bana bıçak getirirse onu kendim için yapıyor gibi hazırlıyorum.” dedi.

Şu anki piyasa ile eski piyasayı kıyaslayan Nebil Çakmakçı, “Mevcut piyasa ile eski piyasa arasında, özellikle de ürünlerin kalitesi açısından büyük fark var çünkü o zamanlar bıçaklar ve makaslar şimdikinden çok daha iyiydi. Şimdiki ürünlerin kalitesi çok düşük ancak ben bıçaklarımı Türkiye'den kendim seçiyorum. Bıçak sapları başlangıçta ahşaptan, daha sonra plastikten yapılmıştır. Ancak bu durum kasaplar için yeterli olmadı, bıçak ellerinden kayıyordu. Kasaplar için slikon bıçaklar alırdım. Makaslara gelince, Çin'de bir arkadaşım var, onun aracılığıyla kaliteli Çin bıçakları getiriyorum ve insanlar bunları kullanmaktan memnun. Ayrıca kıyma aleti da getiriyorum ve talep üzerine tamirat yapıyorum.” ifadesinde bulundu.

"Yaşadığım sürece bu mesleğin bitmesine izin vermeyeceğim”

Çakmakçı, “Şu anda çırağım yok ama bu mesleğin devam etmesi gerekiyor. Yaşadığım sürece bu mesleğin bitmesine izin vermeyeceğim. Çok şükür iki oğlum var, en azından birine bu mesleği öğreteceğim çünkü mesele halkımıza hizmettir, aslında bu mesleğe yabancıyı getirirseniz işe saygı duymaz. Hacı Hamid'in yanında çırak olduğum dönemde bana sabah saat yedide dükkanda olmamı söylerdi, ben de yediden yarım saat önce dükkanda olurdum. Hamid Ustanın dükkanı Kayseri Çarşısı’nda kuyumcular arasındaydı.” ifadesinde bulundu.

Nebil Çakmakçı, "Hamid Usta, çok iyi bir insandı. Yedi yaşından beri babasıyla birlikte bu işi yapıyordu. Hamid Ustanın döneminde ürün ithal edilmiyordu ama kendileri bıçak yapıyordu. Makas yapımında da yetenekli olan usta aynı zamanda silah alanında da çalışıyordu, o zamanlar silahlar için çok fazla mermi yoktu, bu yüzden insanlar mermiler için Hamid Usta’ya geliyordu. Daha sonra mermilerin artmasıyla birlikte mermi alanında çalışmayı bıraktı ama Hamid Usta kadar becerikli kimse yoktu.” diye konuştu.

Çakmakçı ayrıca, "Bıçak bileme piyasası devam ediyor. Yurt dışından bıçak ve bileyici alıyorum, bilemek için bıçakları bana getiriyorlar. Maliyeti yüksek olduğundan bıçak yapmıyorum. Öte yandan yurtdışından çok daha güzel, el yapımını çağrıştıran bıçaklar getiriyorum, 85 bin dinar değerinde bıçağım da var. Bu bıçaklar kişilerin isteğine bağlı çünkü bazıları ünlü restoranlarda aşçı, bazıları kasap. Bir keresinde Gaziantep'te özel bir bıçak için araba motor parçalarından bıçak yapan bir bıçak fabrikasına gitmiştim. Satıcı bana, ‘150 koyun kes, eğer bıçağın keskinliği aynı kalmazsa sana beş tane daha veririm’ dedi ancak bu bıçağı Erbil'de satamam çünkü Erbil'e ithal edilen hayvanların çoğu derileri daha kalındır. Türkiye'dekiler kendi hayvanlarını yetiştiriyor, bu daha iyi." dedi.

Son olarak Usta Nebil Çakmakçı, mesleklere değinerek, “İnsanlar mesleklerini boşa harcamamalı, bir iş yaptığında, bunu kendisi için yaptığını düşünsün.” ifadesini kullandı.

Haber: Emir Demirci

Yorum yapabilmek için lütfen sitemizden üye girişi yapınız!
Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.