Kyokushindo dalında 75 kiloda birçok başarı elde ederek isminden sıkça söz ettiren milli dövüşçü Abbas Kayacı, TEBA’ya özel açıklamalarda bulundu.
2008 yılında Musalla Milli Takımı Antrenörü Timur Gökkaya önderliğinde tekvando yaparak başladığı yakın dövüş sporlarında aldığı eğitimlerin ardından 2014’te Kyokushindo’ya yönelen Kayacı, hem yurt içinde hem de yurt dışında birçok başarıya imza attı.
Deneyimli sporcu, 2014’te Kerkük Şampiyonası’nda ikincilik, 2015’te Irak Şampiyonası’nda birincilik, 2016’da Irak Şampiyonası’nda ikincilik, 2017’de Türkiye’deki Dünya Şampiyonası’nda birincilik, 2019’da Irak Şampiyonası’nda birincilik, aynı yılda Türkiye’deki Dünya Şampiyonası’nda ikincilik, 2022’de Süleymaniye’de düzenlenen Dünya Şampiyonası’nda birincilik ve 2023’te Türkiye’nin İstanbul kentinin ev sahipliğinde yapılan Farklı Uluslar Şampiyonası’nda da ikincilik elde etti.
Bir yandan marangozluk yapan, bir yandan da Kyokushindo antrenörlüğü yapan 31 yaşındaki dövüşçü, “Bu sporu madalya ve kemerler için değil, gelecek nesillere ilham olabilmek için yapıyoruz. Ben 2019’dan beri antrenör olarak da sporcu yetiştiriyorum ve benim bu alandaki en büyük amacım benden sonra gelecek gençleri yetiştirip onların başarılarını görebilmektir.” diyerek hedeflerinden söz etti.
Kyokushindo haricinde futbol oynamayı sevdiğini dile getiren Abbas, “Ben dövüşçü olamadan önce de futbol oynardım ve kaleciydim. Şimdi de ayda en az 1-2 kez arkadaşlarla halı sahaya gideriz ve ben yine kaleye geçerim.” diyerek hobilerini anlattı.
“Ülkede ihtiyacımız olan manevi desteği göremiyoruz”
Son dönemlerde Iraklı sporcuların dünya çapında pek az başarı elde etmesine değinen Abbas Kayacı, özellikle de bireysel sporlara fazla değer verilmediğine dikkat çekerek sitemini dile getirdi.
Irak’ta bireysel sporculara maddi ve manevi desteğin yeterli olmamasının başarıyı büyük ölçüde etkilediğine vurgu yapan Kayacı, şu ifadeleri kullandı:
“Irak’ta sadece futbola maddi ve manevi destek veriliyor, bireysel sporcular fazla değer görmüyor. Mesela gençlerimiz yurt içinde veya yurt dışında katıldığı çoğu organizasyonda kendi masrafını büyük ölçüde kendisi karşılıyor ya da bu alanda pek gelecek olmadığını görüyor. Bu da onların spordan soğumasına sebep oluyor. Maddi kısmını pek dert etmiyoruz, ancak manevi desteğimiz de yok. Oysa ki bizim en çok ihtiyacımız olan manevi destektir. Burada tabii medyaya büyük sorumluluk düşüyor çünkü genç sporcularımızın çoğu bu ilgi ve desteğe muhtaç veya kimi gençlerin bu alandaki gelecek hakkında haberleri yok. Ülkemiz de çok önem vermeyince buraya dövüşmeyi öğrenmek için gelen insanlar 2-3 ay sonra sıkılıp gidiyorlar.”
Özellikle de Kerkük’te manevi desteğin yetersizliğinin genç sporcuları çok etkilediğini söyleyen milli dövüşçü, böyle devam ettiği sürece Irak’ın adını spor dalında duyurmanın güç olduğunu belirtti.
Son olarak gençlerin spora yönelmesi için çağrıda bulunan Kayacı, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Bizim en büyük amacımız gençlerimize spor sevgisini aşılamak ve onları spora teşvik ederek kötü alışkanlıklardan uzaklaştırmaktır. Ne zaman hangi gencimiz bu alanda ilerlemek isterse biz daima onların yanındayız.”